HACET VE DİLEKLERİNİZ İÇİN ” İSMİ AZAM DUASI ”
İSM-İ AZAM DUASI VE FAZİLETLERİ
İsmi Azam Allah’ın en büyük, yüce ismidir. Allah’ın pek çok ismi vardır. Dualarımızı yaparken O’nun mübarek isimleriyle yönelmemiz hem adaptandır hem de dualarımızın kabulünde önemli bir vesiledir, esastır.
“İSM-İ Â’ZÂM”, Hazret-I Resulullah Salla’llâhu Aleyhi ve Sellem’in bize bildirmiş olduğu bir kavramdır… “Allahu Teâlâ’nın öyle bir İsm-i Â’zâm’ı vardır ki, şayet bir kimse bu ismiyle O’na duâ ederse , kesinlikle duası kabul edilir” buyurmuştur.
Dualar üzerine çalışan bütün Alimlerin en önemli iştigal alanı İsm-i Azam üzerine olmuştur. Bütün Alimler İsm-i Azam ile dua etmek için Allah’ın en büyük ismini aramışlardır. Onlara gelen sorular, İsm-i Azam’ın Allah’ın hangi ismi olduğu üzerinedir.
Peygamber efendimiz (S.A.S) ism-i a’zâm duâsı hakkında bazı işaretler bildirmiştir.
Hz. Âişe vâlidemiz anlatır:
Resûlullah duânın kabul olmasına sebep olan ism-i a’zâmı bilip bilmediğimi sordu. Bilmediğimi söyleyince “Yâ Âişe onu öğretmek onunla dünya için birşey istemek uygun olmaz buyurdu.”
Kalkıp abdest aldım ve iki rek’at namaz kılıp;
“Allahümme innî ed’ûkellah ve ed’ûkerrahmân ve ed’ûkelberrerrahîm ve ed’ûke biesmaikelhusnâ külleha mâ alimetü minhâ ve mâ lem a’lem entagfirelî ve terhamenî”
Duâsını okudum. Gülümsiyerek İsm-i a’zâm okuduğun duânın içindedir buyurdu.
Peygamber efendimiz “Allahümme innî es-elüke bienne lekelhamde lâ ilâhe illâ ente yâ hannân yâ mennân yâ bedîassemâvâti vel erdı yâ zel-celâli vel-ikrâm” okuyan kişiye buyurdu
ki:
“İsm-i a’zâmla dilekte bulundun bununla duâ edilince o duâ kabûl olur ve bu duâ ile bir dilekte bulununca dileği yerine gelir.”
Başka bir zaman da İsm-i a’zâm “Ve ilâhüküm ilâhün vahid lâ ilâhe illâ hüverrahmânürrahîm” âyeti ile “Allahü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm” âyeti içindedir buyurdu.
Hazret-i Alinin bildirdiği ism-i azam duâsı var.
Bu duâya sımsıkı sarılın. Çünkü o Arş-ı a’zamın hazinelerinden bir hazinedir. Buyurduğu duâ şöyle:
“Allahümme innî es’elüke yâ âlimel hafiyye ve yâ men-is-semâu bikudretihi mebniyye ve yâ men-il-erdu biizzetihi mudhıyye ve yâ men-iş-şemsü vel-kameru binûri celâlihi müşrika ve mudıyye ve yâ mukbilen alâ külli nefsin mü’minetin zekiyye ve yâ müsekkine ra’b-el-hâifîne ve ehl-et-takıyye yâ men havaicul-halki indehü makdıyye yâ men necâ Yûsüfe min rıkk-il-ubûdiyye yâ men leyse lehü bevvâbün yûnâdî velâ sâhibun yağşa ve lâ vezîrun yu’tî ve lâ gayruhu rabbün yud’a ve lâ yezdadu alâ kesretil-havaici illâ keremen ve cûden ve sallallahu alâ Muhammedin ve âlihi ve a’tini süâli inneke alâ külli şey’in kadîr.”